Tüp bebek tedavisi; insan sperm ve yumurta hücresinin laboratuvar ortamında bir araya getirilip döllenme sağlanarak oluşan embriyonun anne rahmine transfer edilme işlemidir. Hızla gelişen teknoloji ve tedavi seçenekleriyle birlikte tüp bebek tedavisi, kendiliğinden ya da klasik infertilite tedavi yöntemleriyle gebe kalamayan çiftlere umut ışığı olmaktadır.
Öncelikle çocuk istemi olan çiftin genel sağlık kontrollerinin yapılmış ve gebelik için engel ek
problemin olmadığından emin olunması gerekir. Tüp bebek tedavisi için hastalara aşağıdaki tetkikler yapılmalıdır.
• Erkeğin üç günlük cinsel perhiz sonrası semen analizi için örnek vermesi gerekir.
Üroloji uzmanı gerekli görürse hormon ve genetik analizler için kan tetkiki ve diğer tetkikleri yaptırması da gerekir.
• Kadının mensturasyonun (adet kanaması) ikinci veya en geç üçüncü günü hormon tahlilleri için kan vermesi ve ultrasonografi
yaptırması gerekir. Özellikli durumlarda doktor önerisine göre hormon ve ultrasonografi tetkikleri adet gününden bağımsız da yapılabilir.
• Adet bitiminde kadından rahim ağzı sürüntüsü (smear) alınmalıdır.
• Gerekli görülmesi halinde kamerayla rahim içinin gözlenmesi (histeroskopi) ya da rahim filmi çekimi (HSG) yapılabilir.
Herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olanların tüp bebek tedavisinde bu güvenceden yararlanabilmeleri için SUT güncel
mevzuatındaki şartları sağlaması gerekir.
Tüp bebek tedavisi her hastanın tıbbi özelliklerine göre bireysel olarak planlanmalıdır. Hastaya özel bireysel planlanan tedavilerde hastanın tedaviye uyumu ve tedavinin doğru uygulanması tedavinin sonuçları acısından çok önemlidir. Yumurta geliştirici ilaçların kontrol altında kullanılması gerekir. Tedavinin takibi, seri kan tahlili ve ultrasonografiyle yapılır. Tedaviye verilen yanıta göre ilaç doz ayarlaması yapılır. Yumurtalar belli bir boyuta geldiği zaman, yumurtlama sağlayıcı ilaç kullanımı planlanır. Yumurtlama sağlayıcı ilaç kullanımından yaklaşık 36 saat sonra yumurta toplama işlemi (OPU) belirlenir. İyi kalitede ve yeterli yumurta toplanması için yumurta çatlatma tedavisi denilen yumurtlama sağlayıcı ilacın doğru zamanda ve doğru şekilde kullanımı çok önemlidir. Yumurta toplama işlemi anestezi altında ve ameliyathane şartlarında gerçekleştirilir. Yumurta toplama günü hasta en az 8 saatlik açlık sonrası herhangi bir şey içmemiş olarak ameliyathanede hazır olur.
Yumurta toplama işlemi ameliyathane şartlarında ve genellikle vajinal ultrasonografi eşliğinde yapılır. Cinsel ilişkisi olmayan hastalarda, yumurta dondurma planlanması durumunda karından (suprapubik) yumurta toplama işlemi de yapılabilir. Her bir folikülün içine girilerek folikül içeriği özel bir aspiratör yardımıyla boşaltılır. Alınan sıvının bulunduğu tüpler, embriyoloji laboratuvarına verilerek mikroskop altında yumurta varlığı incelenir. Her iki yumurtalıkta da yumurta toplama işlemi yaklaşık 15-30 dakika sürer.
Evli çiftlerde tüp bebek işlemi için, erkek de yumurta toplama günü merkezde, cinsel perhiz süresine uygun olarak mastürbasyon yöntemiyle semen örneği verir. Semen örneğinde yeterli sperm elde edilememesi halinde biyopsi yöntemleriyle (TESE, TESA, PESA) sperm elde etmek için ameliyathane şartlarında işlem hazırlığı yapılır.
Yumurta toplama işlemi sırasında alınan folikül sıvısından elde edilen yumurtalar özellikli mikroskop altında incelenerek özel kültür mediumu içinde toplanır ve inkübator ortamında saklanır. Olgun yumurta hücreleri 2-4 saat sonra döllenme için hazır hale gelir.Laboratuvar ortamında hazırlanan semen örneği sperm sayısı, hareketliliği ve şekli yönünden incelenir ve döllenme işlemi için hazırlanır.Klasik IVF yönteminde hazırlanan spermler, yumurtalarla aynı kültür mediumuna bırakılır ve döllenme olması beklenir. Ciddi sperm bozukluğu mevcutsa veya cerrahi biyopsiyle sperm elde edilmişse döllenme özellikli bir mikroskop altında embriyolog ya da biyolog tarafından ICSI denilen mikroenjeksiyon yöntemi uygulanarak sağlanır. Döllenme ve oluşan embriyoların bölünme takibi günlük olarak yapılır. Embriyoların kalitelerine göre embriyo transfer zamanı belirlenir.Embriyo transferi planlanmayan hastalarda yumurta dondurma ya da embriyo dondurma işlemleri ayrıca planlanır.
Embriyo kalitesine göre planlanan günde, embriyo transfer hazırlığı yapılır. Ameliyathane koşullarında uygulanan embriyo transferi; karnın alt bölgesine yapılan ultrasonografi eşliğinde jinekolojik muayene pozisyonunda mesane (idrar kesesi) dolu olarak uygulanır. Embriyo transferi ağrılı bir işlem olmadığı için anestezi gerektirmez. Hastanın rahim ağzı mukus ve salgıları temizlendikten sonra embriyoloji laboratuvarından özel katater içinde getirilen embriyo, anne adayının da izleyebileceği şekilde rahme yerleştirilir. İşlem sonrası gebeliğin oluşacağı rahim yatağının (endometrium) desteklenmesi için jel, iğne, fitil ya da hap formunda tedaviler verilebilir.Bu tedavilere luteol destek tedavileri denir. Transfer işleminden 14 gün sonra hasta, kanda gebelik testine çağırılır. Gebeliğin oluşması durumunda, luteal destek tedavisi doktorların önerisine göre farklılık göstermekle beraber, gebeliğin 8-10’uncu haftasına kadar devam edebilir. Ülkemizdeki yasal düzenlemelerle 35 yaşa kadar birinci ve ikinci uygulamada tek embriyo, üçüncü ve sonraki uygulamalarda 2 embriyo; 35 yaş ve üzerinde ise tüm uygulamalarda en fazla 2 embriyo transfer edilebilir.
Sağlık rehberimizden tüp bebek ile alakalı içerikler görüntüleyin.
1993 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olan Nafiye Yılmaz, zorlu bir eğitimin ve kesintisiz çalışmanın ardından, profesyonel bir kadın hastalıkları ve doğum doktoru olarak tüp bebek tedavisi ve kadın hastalıkları konusunda hastaları için en üst seviyede tıbbi yardımını sürdürmektedir.
Tüp bebek tedavisi alanında gösterdiği yetkinlik ve mesleki deneyimiyle başarılara imza atan Dr. Eran Sözen, 2021 yılından bu yana Güven Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde çalışmalarına devam ediyor.
Lisans eğitimini Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nde tamamlayan Canan Erdemli, 2016 yılından bu yana Tüp Bebek Merkezi’nde embriyolog olarak çalışmalarını başarıyla sürdürüyor.
Çiftlerin düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebe kalamama durumuna infertilite denilir. Tıbbi çalışmalarda infertilite tanısı koymak için çiftlere verilen süre bir yıl olarak tanımlanır, ancak bilinen ya da öngörülen gebeliğe engel bir durum saptanırsa bu süre beklenilmez. Ayrıca 35 yaşın üstündeki kadınlarda bu süre 6 ay olarak bildirilmiştir. Düzenli cinsel ilişki sıklığı ise haftada 2-3 kez olarak tanımlanır.
Tüp bebek tedavisinde başarı, ilk 3-4 siklusta(döngüde) en yüksektir ancak hastanın çocuk sahibi olabilmesi için tekrarlayan tüp bebek uygulamaları denenebilir. Daha önce başarısız tüp bebek denemesi olan hastalarda,
• Hastanın bireysel faktörleri,
• Daha önceki denemelere verdiği yanıt,
• Elde edilen yumurta sayısı ve kalitesi,
• Embriyo sayısı ve kalitesi,
• Rahimde gebeliğe engel bir problemin var olup olmadığı,
• Gebeliğe engel başka hastalık (tiroid rahatsızlıkları vb.) ve problemin olup olmadığı değerlendirilmeli ve tıbbi olarak şartlar uygunsa tüp bebek tedavisine devam edilmelidir.
Her hastanın tedaviye yanıtının farklı olması nedeniyle tedavi süreleri de farklıdır. Hastanın genel değerlendirmesi tamamlandıktan sonra tüp bebek tedavisi genellikle 2-3 hafta kadar bir zaman gerektirir. Bazen hastanın bireysel faktörlerine göre uzun tedavi protokolleri uygulandığında veya aynı siklusda birden fazla yumurta toplama ve yumurta biriktirme havuz yöntemi uygulandığında bu süre 3-4 haftayı geçebilir.
Tüp bebek tedavilerinde en yüksek başarının 20’li ve 30’lu yaşlar olduğu bildirilmiştir. Özellikle 35 yaşından sonra yumurta sayısı ve kalitesinin olumsuz etkilenmesi nedeniyle tüp bebek tedavilerinde başarı şansının azaldığı unutulmamalıdır. Kadının doğurganlığına engel teşkil edecek bir problemi olmadığı ve anne adayının sağlığını tehlikeye sokmadığı sürece yumurtalık rezervinin sayıca ve kalitece uygun olduğu düşünülüyorsa tüp bebek tedavisi uygulanabilir. Bununla birlikte 40’lı yaşlar sonrasında oluşan gebeliklerde düşük tehlikesin, anomalili bebek riskinin (Down sendromu gibi) artacağı unutulmamalı ve anne açısından gebeliğin getireceği riskler de göz ardı edilmemelidir.
Tüp bebek tedavilerinde birden fazla embriyo transferi yapıldığında çoğul gebelik riski vardır. Bazen tek embriyo transferi sonrasında da embriyo bölünmesi olarak tek yumurta ikiz gebeliği görülebilir. Bazı ülkelerde embriyo transferinde verilecek embriyo sayısında bir sınırlama bulunmazken, bizim ülkemizde yasalarla transfer edilecek embriyo sayısı hastaların bireysel faktörlerine göre en fazla iki embriyo ile sınırlandırılmıştır. Ülkemizde 35 yaşın üstünde tüp bebek uygulamalarında iki embriyo transferi yapılabilirken, 35 yaşın altındaki hastalarda ilk iki denemede tek embriyo transferi, üç ve daha sonraki denemelerde maksimum iki embriyo transferi yapılabilmektedir.
Embriyo transferi ağrısız bir işlemdir ve anestezi gerektirmez. Anne adayının da işlemi izlemesi sağlanarak ultrasonografi eşliğinde işlem tamamlanır.
Tüp bebek işlemleri sonrasında çifte ait iyi kalitede ve dondurmaya uygun fazla sayıda embriyo bulunması halinde çiftin onayı alınarak embriyo dondurma işlemi uygulanabilir. Bu embriyolar belli surelerde saklanır. İmhası ve çözülmesi kararı çift ile birlikte verilir ve düzenli olarak Sağlık Bakanlığına bildirimleri yapılır. Ayrıca embriyo transferinin çeşitli nedenlerle ertelenmesi gereken durumlarda da embriyo dondurması yapılabilir.
Dondurulmuş embriyoların çözülüp transfer edilmesinden sonra elde edilen gebelik oranları, taze siklusda gebelik oranları ile benzerdir.
Yumurta toplama işlemi anestezi altında yapılır ve genellikle 10-30 dakika arasında sürebilir.
Kadın ve erkekte üreme fonksiyonunun devamlılığını sağlamak amacıyla yumurta dondurma işlemi uygulanabilir. Günümüzde, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınlarda özellikle çalışma hayatı, kariyer yapma arzusu ve çocuk isteminin ertelenmesi nedenleriyle yumurta rezervini korumak adına yumurta dondurma talebi artmaktadır. Ülkemizde yasalar özellikle yumurtalık rezervini olumsuz etkileyecek cerrahi ya da kemoterapi, radyoterapi gibi medikal tedavi alacak hastalarda yumurta dondurma uygulamasına izin vermektedir. Ayrıca erken menopoz riski olan kadınlarda da yumurta dondurma yapılabilmektedir. Bu uygulamalar sayesinde genç yaşta kanser tanısı alan (meme kanseri, hematolojik kanserler, solid tümörler, yumurtalık tümörleri…) hastaların ya da yumurtalık rezervini olumsuz etkileyecek tedavi planlanan hastaların (yumurtalık rezervini kötüleştiren çikolata kistlerinin varlığı gibi) ileride çocuk sahibi olabilmelerine imkân sağlanmaktadır.
Kanser tedavileri hem kadında hem de erkekte yumurta sayı ve kalitesini bozabilir. Bu nedenle kanser tedavileri öncesinde üreme fonksiyonunun korunması için yumurta toplama ve dondurma işlemi yapılması önerilmektedir.
Bazı durumlarda özellikle açıklanamayan infertilitesi olan çiftlerde tüp bebek tedavileri sonrasında kendiliğinden de gebelik oluşabilir.
Diğer tüm gebeliklerde olduğu gibi tüp bebek gebeliklerinde de cinsiyetin ultrasonografi ile tespiti bugünkü gelişmiş teknolojik imkânlarla 12-14. haftalarda yapılabilmektedir. Bazen cinsiyete bağlı kalıtsal hastalıkların önlenmesi amacıyla embriyo biyopsisi yapılması ve sonrasında embriyo transferi planlanması gibi tıbbi zorunluluk halinde de daha erken cinsiyet tayini yapılabilmektedir.
Erken menopoz riski olan hastalarda yumurtalıkların uyarılması ile ilgili bilimsel araştırmalar devam etmekte ve bazı güzel sonuçlar bildirilmektedir. Ancak bunun dışında ileri yaş menopoz hastalarında yumurtalık rezervi olmadığı için gebelik söz konusu olmaz. Yurt dışında donör yumurta kullanımı uygulamaları olmakla birlikte ülkemizde bu uygulamalar yasal değildir.
Size en iyi nasıl yardımcı olabileceğimizi bize bildirin
Remzi Oğuz Arık Mahallesi,
Şımşek Sokak No:29,06540
Kavaklıdere / Çankaya / Ankara
Türkiye
0312 457 29 88
0312 457 24 93
0552 441 89 66