Anoreksiya nervoza, vücut ağırlığının anormal derece düşmesine rağmen, bireyin kendini fazla kilolu hissetmesi ve bu nedenle yeme bozukluğu yaşaması durumu olarak tanımlanıyor.
Anoreksiya rahatsızlığı olan birey, fazla yemek yediğini düşündüğünde kusma eğilimi gösteriyor veya müshil, lavman gibi yöntemler kullanmaya başlıyor. Ayrıca kişi, kilolu olma korkusu yaşıyor ve yemek yemeyi reddediyor.
Anoreksiyanın ortaya çıkmasında mükemmeliyetçilik, eleştirilere karşı aşırı duyarlı olma gibi kişisel özellikler etkili olabiliyor. En önemlisiyse yeme bozukluklarında toplumsal güzellik algısının ve çevre baskısının inkar edilemez bir payının olduğunun göz ardı edilmemesi gerekiyor.
Güven Hastanesi Psikiyatri Bölümünden Uzman Psikolog Gözdem Özdem Akaydın, Anoreksiya nervoza hakkında bilgi verdi.
Anoreksiya nervoza, vücut ağırlığının anormal derecede düşmesine rağmen bireyin, yoğun kilo alma korkusu yaşaması ve çarpık kilo algısıyla karakterize bir beslenme bozukluğudur.
Anoreksiya nervoza mağduru bireyler, kilolarını ve vücut şekillerini kontrol etmek için yaşamlarında önemli ölçüde değişiklikler yapma eğilimi gösterir.
Anoreksiya hastalığı olan kişiler, fazla kilolu olma korkusuna sahiptirler veya fazla kilolu olmasalar bile fazla kilolu olduklarını düşünürler. Bu nedenle de ya çok az yemek yeme ya da hiç yemek yememe eğilimindedirler. Birey, zayıflık ile öz değer-öz saygı kazanacağına inanır ve tüm gayreti bu inanç içindir.
Beslenme konusunda kendisine ciddi kısıtlamalar getiren birey, kendi belirlediği kısıtlamaların dışına çıkması durumunda kusma eğilimi gösterir veya müshil, lavman gibi yöntemleri kullanmaya başlar.
Anoreksiya, ergenlik döneminde beden algısının değişmesiyle başlar. Bu dönemde gençlerin görünüşleriyle ilgili yapılan yorumlara, söylemlere ve eleştirilere dikkat edilmelidir.
Anoreksiya, genellikle 15-25 yaş arasında görülmektedir.
Anoreksiyanın nedenleri:
Ayrıca;
Kişinin diyet yapmasıyla başlayan yolculuk, zamanla kontrol edilemeyen takıntılı düşünme haline doğru evrilebilir. Bu durum kişinin hem fiziksel sağlığı hem de ruh sağlığı üzerindeki dengesini sarsıcı bir etkiye neden olabilir.
Anoreksiya, kişinin gündeminin yemek olması halidir. Kişi sürekli az yiyerek ya da yemeyerek kalori açığı oluşturmaya çalışır. Bu durum bireyin hormanal sistemini etkiler, belli bir vücut kitle endeksinin altına düştüğünde ise hormonal sisteminin bozulmasına yol açar. Kadınlarda bozulan hormonal denge adet döngüsünü etkiler.
Beslenemeyen ya da kendisini besleyemeyen kişinin beden sağlığı bozulur. Beden sağlığındaki yıkıcı etkilerin oluşmaması için anoreskiyanın erken teşhisi ve tedavi oldukça önemlidir.
Tedaviyi uzun süre reddeden ya da direnen kişilerde, hayati tehlikenin ortaya çıkması da unutulmaması gereken bir gerçek.
Anoreksiya nervoza nedeniyle;
Psikoterapi anoreksiya için faydalı farklı tedavi türlerini içerir. Psikoterapide temel hedef sağlıklı yeme alışkanlıklarını desteklemek, kısıtlayıcı ve engelleyici düşüncelere yönelik çalışmaktır. Ruhsal tedavi sırasında hastalığa bağlı oluşan anksiyete ve depresyon için de psikiyatrik konsültasyona da başvurulur.
Anoreksiya nervoza tanılı kişiler için aile ilişkileri de oldukça önemli bir yer tutar. Kişiler, sağlıkla ilgili iyi seçimler yapana kadar, beslenme ve kilo verme konusunda için ebeveynlerinin desteğine ihtiyaç duyarlar.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.