Baharın en güzel günlerinin yaşandığı bu dönemde, kış boyunca kapalı mekanlarda vakit geçirmek zorunda kalan çoğu kişi açık hava etkinliklerine katılma fırsatı buluyor. Yılın bu zamanında bitki polenlerinin ve küflerinin rüzgarla dağılması, bahar alerjilerinin görülme sıklığını artırıyor. Bahar alerjilerinin neden olduğu yakınmaların kişilerin iş ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkilememesi için tedavide geç kalınmaması gerekiyor. Güven Hastanesi İmmunoloji ve Alerji Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Mustafa Güleç, bahar alerjilerinden korunma yolları ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Alerji, vücudun savunma sistemi olan bağışıklık sisteminin normalde tepki vermemesi gereken maddelere karşı aşırı reaksiyon gösterme durumu olarak tanımlanmaktadır. Alerjik hastalıklara genetik açıdan yatkın olma durumu atopi yani alerjik bünye olarak adlandırılmaktadır. Anne ya da babadan birinde alerjik bünye varsa çocukta alerji gelişme riski %25 iken her ikisinde de varsa bu oran %70’in üzerine çıkmaktadır. Tüm hastalıkların temelinde genetik ve çevresel faktörlerin etkileri bulunmaktadır. Alerjik hastalıklarda çevrenin rolü daha belirgin hale gelmektedir. Doğumdan itibaren çok temiz şartlarda büyüyen, az hastalanan çocuklarda ileride alerjik hastalık gelişme riski artmaktadır. Bununla birlikte, alerjik bünyesi olan çocuk, tozlu ortamda, yoğun polen içeren yerlerde yaşadığında alerjik tepkileri daha fazla olmaktadır.
Bahar aylarında polen salınımına bağlı en sık; göz, burun ve solunum yolu alerjileri görülmektedir. Polenler; ağaç, çayır ve yabani otlardan salınan gözle görülmeyen, havada uçan maddelerdir. Bahar aylarında kavak ve çınar ağaçlarından salınan beyaz, pamuğa benzeyen uçucu maddeler polen değildir. Açık ve rüzgarlı havalarda polenler çok uzun mesafelere uçarak ulaşabilmektedir. Baharın erken döneminde ağaç polenleri, Mayıs, Haziran aylarında çayır polenleri, yaz sonuna doğru da yabani ot polenleri salınmaktadır. Bahar ya da saman nezlesi olarak bilinen alerjik rinit hastalığı da polenler nedeniyle tetiklenmektedir.
Bahar alerjileri genellikle göz, burun ve solunum yolu ile ilgili yakınmalara neden olmaktadır. Belirtilerindeki benzerlik nedeniyle grip ve nezleyle de karıştırılabilmektedir. Halsizlik, gözlerde; kızarıklık, kaşıntı, sulanma, çapaklanma, burunda; kaşıntı, su gibi akıntı, tıkanma, koku almada azalma ya da koku hassasiyeti gibi şikayetler görülmektedir. Bunlar haricinde; öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum, eforla çabuk yorulma ve nefes darlığı gibi belirtilerle ortaya çıkmaktadır.
Bahar alerjilerinin etkilerini azaltmak için bazı önlemler almak gerekmektedir. Bahar döneminde güneş gözlüğü takılması mekanik olarak gözleri koruyacaktır. Ayrıca polenler elektrik yüklü olup gündüz dışarıda hastaların saçlarına yapışmakta, gece polen varmış gibi rahatsız etmektedir. Bu nedenle akşam eve dönüşte saçlar yıkanmalıdır. Evde ve arabada cam açmak yerine bakımları düzenli olarak yapılan ve polen filtreli klimalar kullanılmalıdır. Bahar döneminde çamaşırlar, havlu ve çarşaflar polenlerin yapışmasını engellemek için dışarıda kurutulmamalıdır. Alerji tedavisinde kullanılan ilaçlar oldukça emniyetli olup hekim önerisine uygun olarak kullanılmalıdır.
Detaylı bilgi ve randevu almak için 444 94 94 numaralı çağrı merkezimizi arayabilirsiniz.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.