Bebeklerde Kolik Nedir?

GÜVEN SAĞLIK GRUBU

Paylaş:

Bebeklerde Kolik Nedir?

Bebeklerde kolik, sık rastlanan ve nedenleri henüz netleşmeyen bir durum olarak tanımlanıyor. Bebek genellikle üç haftalıkken başlayan kolik atakları, 6-8’inci haftalar arasında en yüksek seviyeye ulaşıyor. Bebeklerin yaklaşık yüzde 60’ında dördüncü aydan itibaren kolik şikayetleri geriliyor. Ancak 6-9 aya kadar atakları devam eden kolik bebekler de görülebiliyor.

Bebeklerde kolik, bir sağlık sorunu olarak görülmese de uzmanlar; ebeveynlerin, kolik atakları sırasında ne yapmaları ve hangi durumlarda doktora başvurmaları gerektiğini bilmelerinin oldukça önemli olduğunu vurguluyor.

Güven Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Uzmanları, bebeklerde kolik hakkında bilgi verdi.

Bebeklerde Kolik Nedir?

İçindekiler

Kolik bebek nedir?

Tüm dünyada bebeklerin yaklaşık yüzde 5-40’ını etkilediği düşünülen kolik, bir sağlık sorunu olmamakla birlikte ebeveynleri oldukça zorlayan bir süreçtir.

Kolik atakları; ani başlayan, uzun süren yüksek ve tiz sesli durdurulamayan ağlama krizleri, çığlık atma, huzursuzluk nöbetleri olarak da tanımlanabilir.

Kolik atakları sırasında ebeveynler, bebekleriyle ne kadar ilgilenirse ilgilensinler bebeklerinin rahatladığını göremediklerinde tedirgin ve gergin olurlar.

Kolik atakları genellikle bebek, üç haftalıkken başlar ve 6-8’inci haftalar arasında pik yapar. Bebeklerin yaklaşık yüzde 60’ında dört aylık olduğunda kolik şikayetleri geriler. Ancak 6-9 aya kadar atakları devam eden kolik bebekler de görülebilmektedir.

Kolay tanılama için ilk defa 1954 yılında kullanılan “Wessel’in Üçler kuralı” bulunmakta ve hala kolik kriterleri olarak kullanılmaktadır.

  • Yaşamın üçüncü haftasında başlaması,
  • Haftada en az üç gün olması,
  • Ağlama ve huzursuzluk krizlerinin en az üç saat sürmesi,
  • Yaklaşık üç ay civarında gerilemesi kolik için tanısal kriterler olarak kabul edilmektedir.

Kolik bebek belirtileri nelerdir?

  • Kolik bebekler çoğunlukla suratlarında acı ifadesiyle, bacaklarını karınlarına doğru çekerek ve yumruklarını sıkarak tiz sesle ağlarlar.
  • Ağlama krizlerinde zaman zaman sırtlarını yay gibi gererler ve bacaklarını gergin bir şekilde uzatabilirler.
  • Yüzleri ağlarken kızarır, ağız çevresinde solukluk görülebilir ve bu durum ailelerde paniğe yol açabilir.
  • Karınları çoğunlukla şiştir, gaz veya kaka çıkışı olursa kısa süreliğine rahatlayabilirler.
  • Bazen emzirme sırasında aniden memeyi bırakıp çığlık atabilir veya ağlama nöbetini emzirerek durdurmak isteyen annelerin bebekleri memeyi reddedebilirler.

Bir bebek neden kolik olur?

Dünya genelinde yapılan birçok çalışmaya rağmen kolik nedenleri henüz kesin olarak saptanamamıştır. Bebeğin kolik olmasına neden olan birden çok faktör olduğu düşünülmekle birlikte;

  • Her bebekte kolik seyrinin farklı olması,
  • Süresinin değişkenliği,
  • Bazı medikal tedavilere alınan yanıtların aynı olmaması nedeniyle tam olarak standart bir yaklaşım belirlenememiştir.

Ancak genelde gözlenen bir diğer problem ise ailelerin ve özellikle emziren annelerin stres kaynaklı depresyon, bıkkınlık, tükenmişlik, çaresizlik, öfke, emzirmeyi kesme gibi durumlar yaşamasıdır.

Yapılan bazı çalışmalara göre kolik nedeni olabilecek durumlar, sindirim sistemi ilişkili sebepler ve diğer sebepler olarak gruplanabilir.

Sindirim sistemi ilişkili nedenler:

  • Beslenme şekli: Anne sütünü koruyucu faktör olarak kabul eden merkezler olmasının yanında, anne sütü alan bebeklerde kolik sıklığında veya şiddetinde azalma kanıtlanamamıştır. Biberonla besleme, beslenme sonrası gaz çıkaramama, yetersiz beslenme kolik sebeplerinden kabul edilir.
  • Besin intoleransı/ Alerjen besinler: İnek sütü alerjisi, laktoz intoleransı gibi problemler kolik benzeri belirtiler gösterebilir. Ancak bunlar, nedeni bilinen ve çözüme ulaşılabilen problemlerdir. Kolikte ise diyetten inek sütü veya laktoz çıkarılsa dahi şikayetlerin devam ettiği görülebilmektedir. Emziren annelerin alerjen besinler tüketmesinin de bebekteki kolik ile ilişkili olduğunu bildiren çalışmalar vardır. Özellikle en çok suçlanan gıdalar kahve, fındık, fıstık, çikolata, soya, kabuklu deniz ürünleri ve baharatlı ve alerjen olabilecek yiyeceklerdir.
  • Sindirim sisteminin hareketleri: Mide ve bağırsak hareketlerini kontrol eden bazı enzim ve hormonların kolikli bebeklerde daha yüksek olduğu bilinmektedir. Ayrıca beslenmenin normale göre sık aralıklarla yapılması, beslenmeye zorlama, ağlama krizleri sırasında emzirmeye çalışma gibi durumlar da gaz oluşumunu ve bağırsak hareketlerini etkileyeceğinden, kolik şikayetlerini artırabilir.
  • Reflü: İlk bir yaşta bebeklerde reflü görülebilir ve bazı bebeklerde reflü normalden fazla ağlamaya sebep olabilir. Belirtilerinden biri de bebeğin sırtını yay gibi gererek başını geriye atmasıdır. Ancak reflü ile ağlama zamanı ya da süresi arasında ilişki yoktur. Bu durum kolik lehine değerlendirilmemelidir.
  • Flora: Bebekliğin erken döneminde bağırsaklardaki yararlı bakterilerin (flora), yetersiz ve dengesiz olmasından kaynaklı kolik ataklarının olduğu bilinmektedir. Özellikle anne sütü alan bebeklerde flora gelişimi daha dengeli ve hızlı olmaktadır.
  • Diğer nedenler şu şekilde sıralanabilir:
  • Psikolojik: Gebelikte stres, aile içi sorunlar ve doğumda olumsuz tecrübeler de kolik gelişimiyle ilişkili bulunmuştur. Gebelikte annenin endişeli olması, bebek bakımında anneye sosyal desteğin yetersiz olması da diğer faktörlerdir. Doğum sonrası depresyon, kolik nedeni olabilir.
  • Fazla uyarana maruziyet: En çok kabul gören açıklamalardan biri de doğumdan hemen sonra, anne karnında bulunduğu yere kıyasla çok daha karmaşık ve gürültülü bir ortama gelen bebeğin dış uyaranlara karşı duyarlı hale gelmesi şeklindedir. Işıklar, sesler ve görsel uyaranlarla bütün gün boyunca karşılaşan bebek, akşam saatlerinde iyice gergin ve uyarılmış olur. Bu durumlarda bebekte nedensiz ağlamalar görülür. Yaklaşık beşinci ayın sonunda, bebekler dış uyaranlarla baş edebilir hale gelir ve kolik atakları sona erer.
  • Sigara maruziyeti: Nedeni tam olarak bilinmemekle beraber, sigara koliği artırıcı çevresel bir faktör olarak gösterilmiştir. Evde sigara içen birey sayısı ne kadar fazlaysa bebekte kolik görülme olasılığı ve şiddeti de o kadar fazladır. Yapılan çalışmalara göre anne, gebelikte günde 10’dan fazla sigara içmişse ve doğumdan sonra da içmeye devam ediyorsa, bu bebeklerde kolik yüzde 70 ile 150 oranında daha sık görülmektedir. Ayrıca, gebelikte sigara kullanımı düşük doğum ağırlığına sebep olabilir ve bu durumun da kolik riskini artırdığını gösteren çalışmalar bulunmaktadır.

Bebeklere kolik tanısı nasıl konur?

Aşırı ağlama atakları ile başvuran bebeklerde diğer olası nedenlerin dışlanması sonrasında kolik düşünülür. Normal şartlarda kolik tanısı konulabilmesi için tetkik planlanmaz. Ancak hekimin bebekle ilgili aileye sorduğu sorular ve bebeğin muayenesi sonucunda, ebeveynlerin gözlemlediği tüm bulguları da hekim ile paylaştığı takdirde laboratuvar tetkiklerine veya görüntüleme yöntemlerine başvurulabilir.

Bebeğin kilosu, boyu ve baş çevresi ölçülür. Kalp ve akciğer sesleri değerlendirilir. Kollar ve bacaklarla birlikte eller ayaklar ve tüm parmakları değerlendirilmeli, reflekslere bakılmalıdır. Ayrıca genital bölge, bıngıldak, bez bölgesi ve karın muayenesi mutlaka yapılmalıdır.

Bebeğin vücudunda döküntü olup olmaması, enfeksiyon, alerji veya inflamasyon belirteçleri de muayenede değerlendirilen ögelerdendir.

Kolik bebek nasıl tedavi edilir?

Kolik, bir sağlık sorunu olarak kabul edilmez bu nedenle tedavi edilmesi gereken bir durum olarak da ele alınmamalıdır. Ancak bazı durumlarda bebeklerde;

  • İdrar yolu enfeksiyonu,
  • Orta kulak iltihabı,
  • Pamukçuk,
  • Kasık fıtığı,
  • Göbek fıtığı gibi rahatsızlık veren sebepler tespit edilmesi durumunda bu rahatsızlıklara yönelik tedaviler planlanır.

Hekim, bebeğin kolik olduğunu düşündüyse ve bebekte başka bir problem olmadığından emin olduysa sancıları ve ağlama ataklarını azaltmak için bazı bitkisel veya davranışsal önerilerde bulunulabilir. Ancak tedavinin ilk aşaması endişeli ebeveynleri sakinleştirmek ve kolik süreciyle ilgili bilgilendirmektir. Özellikle sarsılmış bebek sendromu’ ile ilgili bilgi vermek ve bebeğin asla bu şekilde hızla sallanarak rahatlatılmaya çalışılmaması gerektiğini vurgulamak önemlidir.

Kolik bebeklerde medikal tedaviler nadir de olsa uykuya meyil, huzursuzluk, havale, ishal gibi yan etkiye neden olabileceği için tercih edilmemektedir. Ancak bahsedilen beslenme ve davranışsal önerilerin uygulanmasına karşın şikayetlerin ısrarla devam etmesi durumunda hekim değerlendirmesi ve takibine başvurulmalı.

Kolik bebeklerde doktor görüşü alınmasının mutlaka önerildiği durumlar şunlardır:

  • Kusma,
  • Ateş,
  • Uyku hali / Bebeğin zor uyandırılması,
  • Nefes alıp vermesinin sıklaşması,
  • Yetersiz emmesi,
  • Kaka yapmasının çok sıklaşması,
  • Kakanın rengi ve formunun değişmesi durumunda en yakın zamanda sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Kolik bebek nasıl sakinleştirilir?

Kolik bebekleri sakinleştirmek için yöntemler vardır fakat bu yöntemler bazı bebeklerde etkili olabildiği gibi bazı bebeklerin daha da huzursuzlanmasına neden olabilir. Ayrıca bu yöntemlerin art arda uygulanmaması gerekir. Bir yöntemden diğerine geçmek, bebek için uyarıcı etki göstererek ağlamanın şiddetini artırabilir.

  • Yavaş ve ritmik hareketlerden hoşlanan bebekler kucakta, pusette ya da kendi yataklarında sallandıklarında sakinleşebilirler.
  • Anne veya baba ile yakın temas, bebeğin kendini güvende hissetmesini sağlar.
  • Bebek arabası veya arabayla gezdirmenin de birçok kolikli bebekte etkili olduğu görülmüştür. Arabanın sesi ve sallanma hareketinin rahatlatıcı olduğu düşünülmektedir.
  • Sakin bir ses tonuyla konuşmak veya şarkı söylemek de bebek üzerinde etkili olabilir.
  • Bazı bebeklerde, anne veya babanın bebeği kucakta yüzüstü yatırıp bu sırada sırtına hafifçe ve ritmik şekilde vurması ya da sıvazlamasıyla rahatlama görülebilir.
  • Bazı bebekler ise annelerin kalp seslerini duyduğunda sakinleşirler.
  • Ilık suyla banyo yaptırma, bu sırada karnına ve sırtına su tutularak hafifçe masaj yapılması da etkili olabilir.

Kolik bebek müzikleri nelerdir?

Bebekler genellikle ritmik ve sakinleştirici sesleri severler. Özellikle anne karnında alışkın oldukları sesler de rahatlatıcı etkiye sahiptir. Rahim içindeyken duydukları uğultu benzeri sesler ve annenin ritmik kalp atışına benzeyen ritimler bu bebeklerde etkili olabilir. Rüzgar sesi, dalga ve su sesleri, elektrik süpürgesi veya saç kurutma makinesi gibi aralıksız ses çıkaran cihazların sesleri bebekleri sakinleştirmek için kullanılabilir. “White Noise” olarak tanımlanan bu seslerin yanında, son zamanlarda kulağa hoş gelen hafif ve rahatlatıcı müzikler veya ninni gibi melodiler de kolik bebeklerde ebeveynlere yardımcı olmak için kullanılmaktadır.

Bebeklerde kolik ne zaman geçer?

Kolik bebeklerin yarısından çoğunda şikayetler üçüncü veya dördüncü aylarda kendiliğinden gerilemeye başlar. Bir kısım bebekte ise altıncı aya kadar devam edebildiği gözlenmiştir.

Kolik bebeklere ne iyi gelir? Ailelere önerileriniz nelerdir?

  • Son zamanlarda yapılan çalışmalarda, kolik bebeklerde beslenme değişiklikleriyle ilgili öneriler bulunmaktadır. Sadece anne sütüyle beslenen bebeklerde herhangi bir değişiklik önerilmezken, Lactobacillus Reuteri içeren probiyotik damla kullanımının şikayetleri azalttığı yönünde sonuçlar bildirilmektedir. Ancak piyasada bulunan diğer probiyotiklerle ilgili yeterli veri bulunmamaktadır.
  • Mama ile beslenen bebeklerde ise hidrolize formül mamalara geçişin kolik şikayetlerinde yaklaşık yüzde 50 oranında bir azalma sağladığı görülmüştür. Bu bebeklerde probiyotik kullanımının faydasını gösteren bir çalışma henüz bulunmamaktadır.
  • Emziren annelerin kendi beslenmelerinden fındık, fıstık, soya, inek sütü, balık, yumurta gibi alerjen gıdaları çıkarmaları, kafein tüketimini azaltmaları ve ebeveynlerin sigara kullanımına son vermeleri önerilmektedir. Ayrıca yine emziren annelerin beslenmelerinde gaz yapan yiyecekleri tercih etmemeleri de sonuçları iyi yönde etkileyen faktörlerden biridir.
  • Biberonla beslenmelerde bebeğin yatarak beslenmemesi, anne sütü alan bebeklerde ise anne göğsünün koyu renkli kısmının çoğunu kavrayacak şekilde emzirilmeleri, kolik bebeklerde gaz oluşumunu azaltmaktadır.
  • Bebeğin beslenme sonrası gazının çıktığı emin olunduktan sonra, bir süre daha kendini güvende hissetmesi için kucakta sakin bir ortamda ve rahatlatıcı müziklerle zaman geçirilebilir.

Sağlık Rehberi

Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.

Haber Bültenimize üye olun.

Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.

...

Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.


Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.

Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.


Sayfanın son güncellenme tarihi: 16-08-2024