Çocuklarda kabızlık, haftada iki ve daha az sayıda ağrılı ve sert gaita yapma durumudur. Çocuk polikliniğine başvuran çocukların yüzde 3'ünde kabızlık sorunu vardır. Çocuklarda görülen kabızlığın yüzde 95'i fonksiyonel kabızlık olup, altta yatan herhangi bir ek hastalık bulunmamaktadır. Geri kalan yüzde 5'indeyse kabızlık, cerrahi veya diğer hastalıklardan kaynaklanmaktadır.
Ek gıdaya geçiş, tuvalet eğitimi süreci, stres, çocuğun kreşe veya okula başlaması gibi nedenler çocuklarda kabızlığa neden olabilir.
İlaç tedavisi, düzgün tuvalet alışkanlığı, bol su tüketilmesi ve lif bakımından zengin beslenilmesi çocuklarda kabızlığın tedavisinde etkilidir.
Güven Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümünden Op. Dr. Anar Gubranov, çocuklarda kabızlık hakkında bilgi verdi.
Aşağıdaki semptomlardan en az ikisi dört yaşından küçük çocuklarda bir ay, dört yaşından büyük çocuklarda iki ay boyunca devam ediyorsa bu durum kabızlık olarak kabul edilir:
Bebekler doğumdan sonraki 24-48 saat içinde koyu renkli ilk gaitalarını yapar. Sonrasında anne sütüyle beslenen bebekler günlük ortalama dört kez altın sarısı renkli dışkılarlar. Mamayla beslenenlerde bu sayı daha az olabilir. Çocuklar iki yaşına geldiklerinde bu sayı ortalama günlük ikiye iner; dört yaşına geldiklerindeyse dışkılama düzenleri erişkinlere benzemeye başlar (Günlük 1-2 kez ile 2-3 günde bir arasında değişebilir.).
Belirtildiği üzere çocuklarda kabızlığın yüzde 95'i fonksiyoneldir ve altta yatan anatomik bir sorun yoktur. Çoğunlukla çocukların maruz kaldığı diyet değişiklikleri veya stres fonksiyonel kabızlığa neden olmaktadır.
Bir kez kabız olan, sert gaita yapan çocukta dışkılama zamanı aşırı gerilmeden ağrı oluşur. Sonrasında da dışkılamanın ağrılı olacağından korkan çocuk, bu sefer dışkısını tutarak ağrıdan korunmaya çalışır. Bu zaman rektumdaki gaitanın sıvı kısmı emilir ve gaita giderek daha çok sertleşmeye başlar. Çocuk artık dışkısını tutamayacak düzeye gelip dışkıladığında daha çok ağrı ve huzursuzluk duymaya başlar ve kısır bir döngü başlar. Zamanla anal fissür (popo çıkışındaki ciltte ağrılı yırtılmalar), rektal prolapsus (kalın bağırsağın son kısmının popodan dışarı çıkması) ve hemoroide (basur) yol açabilir.
Kabızlık ve gaita tutma alışkanlığı daha uzun süre devam ettiğinde sertleşmiş gaita giderek kalın bağırsağın son kısmının genişlemesine neden olur. Bu durum da üstten gelen daha cıvık gaita sert gaitanın etrafından sızarak çocuğun iç çamaşırını kirletecek şekilde kaçırmasına sebep olur.
Kabızlığın tanısında öncelikle ayrıntılı öykü ve fizik muayene yeterli olmaktadır. Aileye önceden belirlenmiş gerekli soruların sorulması, en küçük detayın bile atlanmaması gerekmektedir. Fizik muayenede karın ve anal bölge muayenesi yapılır. Ek tahlil ve tetkiklere gerek olup olmadığına bu muayenelerin sonucunda ve tedavinin takibi sırasında karar verilir.
Belirtildiği gibi bebekler günlük ortalama dört kez dışkılar. Bu sayı beslenme şekli (anne sütü, formula mama) ve miktarına göre artar veya azalabilir. Fakat bazı durumlarda sadece anne sütüyle beslenen bebekler, günlük dışkılamaz ve bu süre bir haftaya kadar uzayabilir. Dışkılarken huzursuzluk yaşamazlar ve gaitaları yumuşaktır. Normal beslenen, gelişimi yerinde olan, huzursuzluğu, kusması olmayan, karnı şişmeyen bebeklerde bu durum normaldir ve kabızlık olarak kabul edilmez. Halk arasında “yalancı kabızlık” olarak da bilinir ve müdahaleye gerek yoktur. Çoğunlukla ek gıdaya geçiş döneminde günlük dışkılamaya başlarlar.
Bazen altı aydan küçük, ek sıkıntısı olmayan, gelişimi ve beslenmesi normal olan bebekler günde birkaç kez, gaita yapmadan önce ıkınır, ayaklarını kendine çekerek, sanki zorlanarak dışkılar. Gaitaları yumuşaktır. Bu durum da kabızlık olarak kabul edilmez. Bu bebekler kabız değildir, fakat dışkılama mekanizmaları daha tam olarak gelişmemiştir. Normal süreçte dışkılama için karın kaslarının kasılması ve kalın bağırsağın son kısmının senkron olarak gevşemesi gerekmektedir. “İnfant diskeziyası” olarak kabul edilen bu durumda bebekler aslında dışkılamak için karın kaslarını kasarlar. Bu durum geçicidir ve bir kaç hafta içinde normale döner. Özellikle rektal uyarı gibi müdahalelerde bulunmamak gerekmektedir.
Çocuklarda kabızlık, tedavisi zor ve uzun süreli olan; çocuk, aile ve doktor iş birliği gerektiren, hafife alınmaması gereken bir hastalıktır. Çoğunlukla altta yatan diğer hastalıklar olmadan görülür. Kabızlık tüm yönleriyle ele alınmalı ve neden olan sorunların hepsinin çözülmesi için çalışılmalıdır. Birkaç aşamalı çocuklarda kabızlık tedavisi aşağıdaki gibi özetlenebilir:
Kabızlık tedavisi zordur, sabır gerektirir. Başlanan ilaçlar hemen etki etmeyebilir ve uzun süreli kullanımı, ara sıra doz ayarlanması ve tedavinin tekrar ayarlanması gerekebilir. Çocukların zor ve ağrılı dışkılama alışkanlığını atlatması bile uzun zaman alabilir.
Ebeveynlerin tedaviyi kendi kararlarıyla fayda gördüklerini düşündüklerinde erken kesmesinde de her şey başa dönebilir. Tedavi en az 2-3 ay süreyle sürdürülmeli ve en az bir ay boyunca çocuk düzenli, yumuşak dışkılama yapmalıdır.
Tedavi erken kesilir ve önerilen şekilde yapılmazsa kabızlık hiç geçmeyebilir veya kısa sürede tekrarlayabilir. Çocukluk döneminde kabız olan insanların yaklaşık yüzde 25'inde erişkinlik döneminde de kabızlık görülebilir.
Kabızlıkların yüzde 5'i anatomik nedenlerle oluşmaktadır. Bunlardan cerrahi olarak düzeltilmesi gereken Hirschsprung hastalığı, anal atrezi, anal darlık daha sık görülürken; diğer grup hastalıklardan en sık hipotiroidi, hipokalemi ve hiperkalsemi, çölyak hastalığı görülebilir. Bu durumlardan şüphelenildiğinde uygun ek tahlillerle tanı kesinleştirilebilir.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.