Ergenlerde Madde Bağımlılığı, Risk Faktörleri ve Koruyucu Yaklaşımlar

GÜVEN SAĞLIK GRUBU

Paylaş:

Ergenlerde Madde Bağımlılığı, Risk Faktörleri ve Koruyucu Yaklaşımlar

Ergenlik dönemi, kimlik gelişiminin, özerklik arayışının ve risk alma davranışlarının ön planda olduğu, nörobiyolojik ve psikososyal değişimlerin yoğun yaşandığı bir gelişim evresidir. Bu dönemde madde kullanımı, hem gelişimsel kırılganlıklar hem de çevresel etkilerle kolaylaşabilmekte ve kalıcı bağımlılıklara zemin hazırlayabilmektedir.

Güven Çayyolu Tıp Merkezi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Hastalıkları (Çocuk Psikiyatrisi) Bölümü'nden Uzm. Dr. Özge Çelik Büyükceran, ergenlerde madde bağımlılığı, risk faktörleri ve koruyucu yaklaşımları anlattı.

Ergenlerde Madde Bağımlılığı, Risk Faktörleri ve Koruyucu Yaklaşımlar

İçindekiler

Madde Bağımlılığı Nedir?

Madde bağımlılığı; kişinin, zararlarına rağmen bir maddeyi kullanmayı sürdürmesi, kullanım üzerinde kontrol kaybı yaşaması ve bırakmakta güçlük çekmesi durumudur. Sıklıkla psikoaktif maddeler beyindeki ödül, motivasyon ve dürtü kontrol sistemlerini etkileyerek fiziksel ve psikolojik bağımlılığa yol açar. Ergenlik döneminde bu sistemlerin henüz tam gelişmemiş olması, bağımlılık riskini artırmaktadır.

Ergenlikte Madde Kullanımını Kolaylaştıran Özellikler

  • Deneyimleme arzusu ve merak: Ergenler yeni deneyimlere açıktır, bu durum madde kullanımını "sınırları test etme" davranışına dönüştürebilir.
  • Düşük risk algısı: “Bir kereden bir şey olmaz” ya da “kontrol edebilirim” gibi inançlar yaygındır.
  • Akran baskısı ve kabul görme ihtiyacı: Grup içinde değerli hissetme veya dışlanmama arzusu, madde kullanımını motive edebilir.
  • Kimlik arayışı: Farklı hissetme, isyan etme ya da ait olma isteğiyle bazı maddeler sembolik anlam kazanabilir.
  • Dürtüsellik ve ön korteks gelişiminin tamamlanmamış olması: Ergen beyninde karar alma ve muhakeme sistemleri tam olgunlaşmamıştır.

Madde Bağımlılığına Zemin Hazırlayan Risk Faktörleri

Ailevi Faktörler

  • Tutarsız, ihmal edici ya da aşırı denetleyici ebeveyn tutumları
  • Aile içi çatışma, şiddet veya ayrılık
  • Ailede madde kullanan bireylerin varlığı
  • Kaliteli zaman geçirilmeyen ebeveyn-çocuk ilişkisi
  • Travmatik yaşam olayları (kayıp, göç, istismar vb.)

Bireysel Faktörler

  • Düşük benlik saygısı ve özgüven
  • Depresyon, kaygı bozuklukları veya travma sonrası belirtiler
  • Duygusal regülasyon güçlükleri
  • Akademik başarısızlık ve okula yabancılaşma
  • Kimlik karmaşası ve dışlanmışlık hissi

Sosyal ve Çevresel Faktörler

  • Maddelere kolay erişim
  • Riskli arkadaş grupları
  • Mahalle veya okul ortamında madde kullanımının normalleşmesi
  • Sosyal medyada maddenin cazip biçimde sunulması

Ergenlerde Madde Kullanımının Belirtileri

  • Duygudurum değişiklikleri, öfke nöbetleri
  • Gözlerde kızarıklık, ağız kuruluğu, uyku/iştah bozuklukları
  • Okul başarısında belirgin düşüş, devamsızlık
  • Para veya değerli eşyaların kaybolması
  • Sosyal çevrede ani değişiklikler
  • Aile üyelerinden uzaklaşma, izole davranışlar
  • Motivasyon kaybı, ilgi alanlarında azalma

Ergenlerde madde kullanımını fark etmek her zaman kolay değildir. Ancak bazı davranış değişiklikleri uyarıcı olabilir. Bu belirtiler doğrudan madde kullanımına işaret etmese de, dikkatli değerlendirme gerektirir.

Koruyucu ve Önleyici Yaklaşımlar

Madde bağımlılığıyla mücadelede en etkili yol, önleyici yaklaşımlardır. Ergenlik döneminde doğru iletişim ve destekleyici bir çevre büyük fark yaratabilir.

Etkili İletişim Kurun: Yargılayıcı olmayan, açık ve aktif dinleyici bir tutum, ergenin kendini ifade etmesini kolaylaştırır. Unutulmamalıdır ki ergen, kendisine yaptırım uygulanacağını, söylediklerinden dolayı cezalandırılacağını düşündüğünde işbirliği yapmayacaktır. Cezaya değil, onun için endişelenildiğine vurgu yapmak önemlidir.

Net Sınırlar ve Kurallar Belirleyin: Madde kullanımı konusunda ailenin kararlı ve tutarlı bir duruş sergilemesi koruyucudur. “Hayır” demeyi öğretmek, sadece çocuğa değil, çevresine de mesaj verir.

Ebeveyn Olarak Model Olun: Ebeveynlerin davranışları, çocuklar için en güçlü örnektir. Sigara, alkol gibi maddelere yaklaşımınız çocuğunuzun bu konudaki tutumunu etkileyebilir.

Ergenin İlgi Alanlarını Destekleyin: Spor, sanat, gönüllülük gibi yapılandırılmış faaliyetler; aidiyet hissini ve olumlu kimlik gelişimini destekler.

Akran İlişkilerini Takip Edin: Akran grubu, madde kullanım riskini önemli ölçüde belirleyebilir. Aşırı denetim yerine, iş birliğine dayalı bir takip önemlidir.

Gerçekçi Senaryolarla Hazırlık Yapın: “Bir arkadaşın sana madde teklif ederse ne dersin?” gibi örneklerle rol yapma çalışmaları yapılabilir.

Uzman Desteğinden Çekinmeyin: Şüphe durumunda çocuk ve ergen psikiyatristi ya da bağımlılık merkezlerindeki uzmanlardan destek alınmalıdır. Erken müdahale, ilerleyici bağımlılık tablolarını önlemede anahtardır.

Ergenlerde madde bağımlılığı, yalnızca bireysel bir sorun değil, toplumsal etkileri olan önemli bir halk sağlığı problemidir. Bu süreçte ergenin yalnız bırakılmaması, yasaklayıcı dilden çok rehberlik eden bir yaklaşım benimsenmesi kritik önemdedir. Sağlıklı ilişkiler, açık iletişim, güvenli ortamlar ve gerektiğinde profesyonel destek, madde kullanımına karşı en güçlü koruma kalkanlarıdır.

Hazırlayan: Uzm. Dr. Özge Çelik Büyükceran

Sağlık Rehberi

Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.

Haber Bültenimize üye olun.

Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.

...

Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.


Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.

Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına buradan ulaşabilirsiniz.


Sayfanın son güncellenme tarihi: 01-02-2025