İlişki terapisi, birbirini seven iki insanın, sağlıklı bir ilişki sürdürmesini sağlayan psikoterapötik çalışmadır. Boşanmaların, aile içi şiddet olaylarının ve mutsuz evliliklerin sayısı her geçen gün artıyor. Çiftler arasında sağlıklı ve tatminkar ilişkilerin kurulamaması çatışmaların ortaya çıkmasına neden oluyor. Mutlu bir aile olma yolunda çiftler kendi başlarına yetersiz kalıyorsa, profesyonel destek almaları büyük önem taşıyor. Evlilik öncesi danışmanlık hizmetleri, çiftlerin birçok açıdan birbirlerine uyumlarını değerlendirerek farkındalık kazanmalarını ve mutlu bir birlikteliğe adım atmalarını hedefliyor. İlişki terapileri ise çiftler arasındaki sağlıklı ilişkinin sürdürülmesine fayda sağlıyor.
İnsan sosyal bir varlıktır. Kendi varlığını somutlaştırmak için diğer insanlarla yakın dostluklar ve ilişkiler kurar. İlişkiler ile kişi, “birey” olmanın farkındalığını yaşar. Karşısındaki kişi tarafından kabul görüldüğünü hissetmek, özgüvenin artmasına etken olur. Bir başkasına yakınlık kuramayan insanın içinde bir şeyler eksik kalır. İlişki, insanın tamamlayıcı yönlerinden biridir.
İnsan doğası gereği karşı cinsten biri ile yakın ilişki kurma ihtiyacı hisseder. “Bizde olmayan karşı cinsimizde vardır” düşüncesi ile içgüdüsel bir arayış içerine girilir. Burada sağlıklı ve tatminkâr ilişki kurulursa, insanların sağlıklı ve mutlu olması kaçınılmazdır.
Önemli toplumsal sorunlarımızdan biri, boşanmalardır. Pozitif düşüncelerle başlayan birliktelikler bir süre sonra acı ve sıkıntıyla sona ermektedir. 2017 istatistiklerine göre Türkiye’de, evlenen her yüz çiftten 22’si boşanmış durumda. Bu oran her geçen gün artış göstermektedir. Bunun yanında devam eden evlilikler içinde yaşanılan problemler, şiddet ve ölüm olayları günlük haberlerde karşımıza çıkmaktadır. Boşanma oranlarının, aile içi şiddetin ve mutsuz aile sayısının giderek artasının temel nedeni; çiftler arasında sağlıklı ve tatminkâr ilişkilerin kurulamamasıdır.
Bu noktada yaşamda yapılan en önemli seçimin “eş seçimi”olduğu rahatlıkla söylenebilir. Sağlıklı ve doğru bir eş seçimi kişiye yaşam boyu mutlu ve huzurlu olmanın kapılarını aralar. Yanlış eş seçimi durumunda ise mutsuzluğun yanında, maddi, manevi ve en önemlisi zaman kaybı yaşanılacağı da unutulmamalıdır.
Evlenmek isteyen kişi öncelikle gerçekçi bir şekilde, duygularının etkisi altında kalmadan kendisine şu soruları sormalıdır:
-Ben, niçin evlenmek istiyorum?
-Nasıl bir evlilik istiyorum?
-Evlilikteki amacım ne?
-Nasıl bir eş istiyorum?
-Bu kişi ile neden evlenmek istiyorum?
-Evleneceğim kişinin karakter yapısı nasıl ve benimle uyumlu mu?
-Ben hayattan ne bekliyorum ve evleneceğim kişinin yaşama bakış açısı ile uyumlu mu?
Bunların yanı sıra; evlenilecek kişinin ailesi ve ailesi ile ilişkisi, mesleği, eğitim ve ekonomik durumu, herhangi bir hastalık geçirip geçirmediği, cinselliğe, çocuk sahibi olmaya ve yetiştirmeye bakış açısı gibi birçok faktör kişinin nasıl bir evlilik yapacağı yönünde dokümanlarıönüne koyar. Kadın ve erkeğin bu ölçütleri bireysel ve birlikte iyice inceleyip değerlendirmesi ve ona göre karşılıklı ortak karara varmaları gerekir.
Bunu yaparken dikkatli olmaları gereken noktalar vardır. Çiftler ilişkilerine erken anlam yüklememelidir. Yoğun duygusal duygu durumu içindeyken evlilik kararı alınmamalıdır. İlişkide herhangi bir problem varsa “evlenince nasıl olsa düzelir” gibi bir düşünce içine girmemeli, problemi ortadan kaldırmaya çalışmalıdır. İlişkide kesin bir karara vardıktan sonra aile üyeleri ile paylaşımda bulunmak faydalıdır. Aileye tepki olarak ya da bir önceki ilişkiye tepki olarak evlenme kararı vermek sağlıksız sonuçlar oluşturur. Aileyi mutlu etmek, uzun süredir birlikte olunduğu için ya da bir minnet duygusu ile evliliğe asla adım atılmamalıdır.
Evlilik öncesi danışmanlık hizmetinde, çiftlerin birçok açıdan uyumlu olup olmadıkları değerlendirilir. Bunların başında da aile yapıları gelir. İki kişinin yanında ailelerin de evlendiği unutulmamalıdır. Aile içi dinamikler, mitler, tabular önemlidir. Ailelerin çocuklarını nasıl yetiştirdikleri belirlenir yani yetişme tarzları ortaya konulur. Bunun yanında eğitim süreçleri, kültürel ve mesleki uyumları, inançları, kişilik uyumları, değerler sistemi, cinsel uyumları incelenir. İleride yaşanabilecek sorunlar belirlenir ve ortadan kaldırmak için gerekli çalışmalar yapılır.
Evlilik öncesi danışmanlığın amacı; çiftlerin birbirleri hakkında farkındalık kazanarak daha sağlıklı ve sağlam bir şekilde evliliğe adım atmalarını sağlamaktır.
İlişkilerdeki problemlerin kaynakları; insanların yaşamını sağlıklı sürdürebilmesi için gerekli olan fizyolojik ihtiyaçların karşılanmaması dışında; güven, sevilme, ait olma, önemsenme, değer verilme, kabul edilme, beğenilme, güçlü olma, doğal yada spontane olma, eğlenebilme, özgür olma, hayatta anlam bulabilme gibi temel ihtiyaçlarını da yeterince tatmin edememe yatmaktadır. Bunun sonucunda öfke, hırs, kavga, kırgınlık gibi negatif duygular ön plana çıkar.Bunlar gerçekten dayanılması zor ve acı veren duygulardır.
Birbirini seven iki insanın, sağlıklı bir ilişki sürdürmesini sağlayan psikoterapötik çalışmadır.
İnsanlar ilişkiye yukarıda söz ettiğimiz temel ihtiyaçlarını gidermek için girer. Bir ilişkinin doyumu, karşı tarafın ihtiyaçlarının ne oranda giderildiği ile ölçülür. Normal olarak eşler, birbirlerinin ihtiyaçlarını karşılayıp, giderebilir durumda olmalıdır. Sadece biri verici olursa ya da her ikisi de birbirinden beklerse bıkkınlık ve uzaklaşmameydana gelir.
Terapistin görevi, tarafların kendilerine, karşı tarafa ve ilişkilerine daha farklı ve olumlu bakmalarına yardımcı olmaktır. Eksilen sevgi, saygı, güven, bağlılık ve destek duyguları onarılmaya çalışılır.
Kadın ve erkek ilişkisi varoluşsal bir ihtiyaçtır. İlişkisini sağlıklı yürüten bir bireyin özgüveni yükselir ve toplum içerisinde varlığını ve verimliliğini sürdürebilir.
İlişkilerinde sorunları olan ve bu sorunlarla baş etmede yetersiz kalan kişilere, belli teknik ve yöntemler kullanılarak uzman bireyler tarafından sağlanan profesyonel yardım hizmetidir. Bireylerin cinsellik alanında duygusal ve davranışsal sorunlarının çözümünü, cinsel ve ruh sağlıklarının geliştirilmesi ve korunmasını sağlar. Amaç, bireyin kendini mutlu hissetmesini sağlamaktır.
Cinsel İsteksizlik: Bireyin toplumsal ve kültürel düzeyde yaşamış olduğu sıkıntılar, güncel yaşam problemleri ya da odipal çatışmalar sonucu karşı cinse olan ilginin azalması yada uyarılma azlığı yaşanması durumudur.
Vajinismus:Kadında cinsel birleşme sırasında istemsiz olarak vajinal kasların kasılması sonucu, cinsel birlikteliğin gerçekleşememesi durumudur.
ErektilDisfonksiyon (Sertleşme Bozukluğu): Erkeğin, cinsel ilişki anında peniste yeterli sertliği sağlayamaması durumudur.
Erken Boşalma yada Denetimsiz Boşalma: Erkeğin cinsel ilişki öncesinde yada birleşme sırasında kontrolsüz olarak erken boşalma sorunudur.
Bilişsel davranışçı terapi yöntemi ile cinsel rahatsızlıklar çözümlenebilmektedir. Bunun yanında farklı davranışçı teknikler, psikoanalitik yöntemler, sistematik duyarsızlaştırma tedavi yöntemi, problem çözme tekniği, gevşeme eğitimi, ev ödevleri gibi birçok psikoterapi yöntemi kullanılmaktadır.
Cinsel terapiyle tedavi edilen sorunların tekrar etme riski düşüktür ama olabilir. Ancak bu durumlardaterapi seanslarında verilen eğitimlerde öğrendikleriniuygulayan bireyler yeniden tedavilerini sağlayabilmektedir.
Detaylı bilgi ve randevu için linkine tıklayabilirsiniz.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.