Adet düzensizliği, infertilite, tüylenme artışı gibi şikayetlere yol açan polikistik over sendromu üreme çağındaki kadınlarda en sık görülen hormonal bozukluklar arasında yer alıyor. Hastalık ile ilgili tedavilerin çoğu “ovulasyon indüksiyonu” yani yumurtlama tedavisi ve kullanılan ajanlar üzerine yoğunlaşsa da, bu hastaların tedavisinde ilk basamağı sağlıklı beslenme ve egzersiz ile ideal kiloda kalmak oluşturuyor. Güven Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümünden Doç. Dr. Şadıman Kıykaç Altınbaş, polikistik over sendromu hakkında merak edilen soruları yanıtladı.
Polikistik over sendromu, doğurganlığı olumsuz yönde etkileyen, pek çok farklı hastalığın oluşumuna zemin hazırlayan, üreme çağındaki kadınlarda sık görülen hormonal bozukluklardan biridir. Yumurtalıklarda küçük ve çok sayıda yumurtanın oluşumu ile yumurtlama bozukluğuna neden olarak adet düzensizliği, adet görememe ya da uzun aralıklarla adet görme gibi düzensizliklerle infertiliteye zemin hazırlar. Polikistik over sendromunda, kanda androjen adı verilen hormonların artışına bağlı olarak ciltte sivilcelenme, yağlanma, saç dökülmesi ve tüylenme gibi belirtiler ortaya çıkar.
Neden tam olarak bilinmemektedir, ancak yapılan araştırmalarda birden fazla faktörün bu duruma yol açtığı yönünde bilgi mevcuttur. Genetik yatkınlık her hastalıkta olduğu gibi araştırılmıştır. Özellikle ailesinde, anne ya da kız kardeşinde polikistik over sendromu olan kadınlarda daha yüksek oranda görüldüğü bilinmektedir. Buna karşın polikistik over sendromunun kalıtımsal olduğuna dair net bilgi bulunmamaktadır.
Polikistik over sendromunda adet periyodunu kontrol eden hormonlardaki dengesizlikler ile testosteron normalden fazla üretilir. Polikistik over sendromu olan kadınlarda, bir yumurtanın tam olgunlaşması için gerekli her hormon üretilememektedir. Yumurtaların hiçbiri olgunlaşıp yumurtalıktan çatlayamadığı için yumurtlama gerçekleşemez ve progesteron hormonu üretilemez. Bu durum da adetlerin düzensiz olmasına ya da hiç olmamasına neden olur.
İnsülin hormonu pankreas tarafından üretilen ve kandaki glukoz seviyesini düzenleyen bir hormondur. Polikistik over sendromu olan birçok kadında "insülin rezistansı” gözlenmektedir. İnsülin rezistansında; vücut dokuları insülinin etkisine direnir ve bunun sonucunda vücut daha fazla insülin üretmek zorunda kalır. Vücutta çok yüksek seviyede bulunan insülin hormonu; yumurtalıkları da etkileyerek hormonal dengesizliğe neden olur; fazla insülin üretimi aynı zamanda androjen üretimini de artırmaktadır, böylelikle tam bir kısır döngü oluşur. Polikistik over sendromu olan kadınlar kilo almaya meyillidir ve zor kilo verilmesinin nedeni insülin metabolizmasında gözlenen bu bozukluktur.
Tanıda aşağıdaki bulgulardan en az ikisinin gözlenmesi esastır:
Tanının konulması için sadece ultrasonografide polikistik over görüntüsünün olması, sadece yumurtlamanın olmaması ya da sadece hiperandrojenizm olması tek başına yeterli değildir. Bu bulgulardan en az iki tanesi aynı anda gözlenmelidir. Polikistik over sendromu tanısını koyduran spesifik bir test yoktur.
Polikistik over sendromu olan hastaların gebelik istemesi durumunda uygun şekilde danışmanlık verilip, hastalık hakkında detaylı bilgilendirme yapılmalıdır. Hastanın tıbbi geçmişi, kilosu, kadın doğum muayenesinin tamamlanmasını takiben; gereksinimler ve öncelikler doğrultusunda tedavi şekillendirilir ve gebelik istemi doğrultusunda gerekli basamaklara geçilir.
Adet döngüsü ve kilo değişimleri dahil olmak üzere hastanın tıbbi geçmişi hakkında bir dizi sorgulama yapıldıktan sonra, ihtiyaçlar ve öncelikler doğrultusunda tedavi şekillendirilir.
Polikistik over sendromu görülen birçok kadın fazla kilolu ya da obez olabilmektedir.
Beslenme alışkanlıklarında yapılacak olumlu değişiklikler şu şekilde sıralanabilir:
Fazla kilodan kurtulmanın ve vücut kitle indeksinin düşürülmesinin (mevcut kilonun yüzde 5’i kadarının kaybedilmesinin bile) yumurtlamanın tekrar başlamasına ve spontan (kendiliğinden) gebeliklere olanak sağladığı bildirilmiştir.
Günlük egzersiz sadece polikistik over sendromunda değil, hayatımızın her alanında sağlıklı olmak adına değerlidir. Düzenli yapılan spor aktiviteleri vücuttaki insülin kullanımını düzenlemekte ve polikistik over sendromunun birçok şikayetinin düzelmesinde katkıda bulunmaktadır.
Hafif olgularda mekanik tedaviler (tıraş, ağda, lazer epilasyon, solüsyonlar) uygulanabilmektedir. Kıl döngüsü 6-12 ay olduğu için ilaç tedavisinin etkisi en az 6 ayda ortaya çıkar. İlaç tedavisiyle tüylenme tamamen düzelmez, ilaç bırakıldığında tekrar ortaya çıkabilir. Hastaya bu bilgilendirme mutlaka yapılmalıdır. Bu nedenle ilaç tedavisiyle beraber mekanik tedavinin aynı anda uygulanması uygun olacaktır. Çünkü birçok hasta ilaç tedavisinden “hiç fayda görmedim” diyerek erken dönemde tedaviyi sonlandırmaktadır. Mekanik tedavi ve ilaç tedavileri ile tedaviye yanıt olarak epilasyon sıklığı azalır, kılın rengi açılır, incelir ve daha yumuşak hale gelir.
Polikistik over sendromu ile ilgili tedavilerin çoğu ovulasyon indüksiyonu yani yumurtlama tedavisi ve kullanılan ajanlar üzerine yoğunlaşmıştır. Ancak bu hastaların tedavisinde ilk basamak sağlıklı beslenme ve egzersiz ile ideal kiloda kalmak olmalıdır. Gebelik istemi olan hastalarda yumurtlama tedavisinde, gelişebilecek “ovaryan hiperstimülasyon sendromu” yani yumurtalıkların tedaviye aşırı yanıt vermesi sonucu gelişen tüm vücudun etkilendiği durum ve çoğul gebelik gibi komplikasyonlar özellikle önem arz etmektedir. Bunun ötesinde gebelik diyabeti ve hipertansiyonu gibi gebelik komplikasyonları bu hastalarda artmış olarak izlenebilmektedir.
Polikistik over sendromu olan hastalarda artmış insülin rezistansına bağlı metabolik sendrom yani; tansiyon yüksekliği, kan yağlarının yüksekliği, abdominal obezite, bozulmuş kan şekeri düzeyleri ile uyku bozuklukları ve karaciğer yağlanması gibi riskler de artmaktadır. Bu durumların Tip II diyabet ve kardiyovasküler hastalıklar gibi uzun dönem metabolik sekeller açısından risk oluşturduğu gerçeği unutulmamalıdır.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.