Tüp bebek tedavisinde başarı farklı şekillerde ifade edilebilir. Tüp bebek uygulaması sonrası embriyo transferinden iki hafta sonra kanda bakılan “gebelik testinin pozitif olması” tüp bebek uygulamasının başarılı olduğunu gösterir ancak yeterli değildir.
Bir başka tüp bebek başarı ifadesi ise “klinik gebelik oranıdır”. Embriyo transferinden yaklaşık 3-4 hafta sonra uterusda yani rahim içinde gebelik kesesinin ve embriyonun görülmesi “klinik gebelik” olarak tanımlanır.
Tüp bebekte gerçek başarı ise “eve canlı bebek götürme oranı” ile ifade edilir. Tüp bebek tedavisi sonrası oluşan gebeliğin zamanında doğumla sonlanarak çiftin canlı bebek sahibi olmasını ifade eder. Dünyada ve ülkemizde tüp bebek başarı oranları bahsedilen bu farklı kavramlarla ifade edilmektedir.
Tüp bebekte başarı oranları; hasta yaşı, infertilite nedeni, transfer edilen embriyo sayısı gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterir. Örneğin genç yaştaki bir hasta ile 40 yaş üzerindeki bir hastanın gebelik oranları farklılık gösterir. Yine azalmış yumurtalık rezervi olan bir hasta ile yumurtalık rezervi normal olan bir hastada da gebelik oranları benzer değildir. Genel olarak ilk embriyo transferi sonrası gebelik pozitifliği genç bir hastada yaklaşık olarak yüzde 50 ve üzerindeyken, eve canlı bebek götürme oranı 35 yaşından genç olan kadınlarda yüzde 35-38, 40-42 yaşında yüzde 9-10 kadardır.
Tüp bebek tedavilerinde başarıyı etkileyen en önemli faktör hasta yaşıdır. Kadının yaşı hem yumurtalık rezervi hem yumurta kalitesi açısından çok önemlidir. Yaş ile birlikte yumurta sayısında azalmanın yanında yumurta kalitesi de giderek kötüleşir. Yumurta sayısı ne kadar çok ve yumurta kalitesi ne kadar iyiyse kaliteli embriyo ve gebelik oranları da o kadar yüksek olur. 35 yaşından sonra kadın yumurtalık rezervi hızla azalmakta ve gebelik oranları da düşmektedir. Bu nedenle gebe kalamayan hastalar zaman kaybetmeden infertilite ve tüp bebek konusunda uzmanlaşmış bir hekime mutlak kontrol olmalıdır. Erkek hasta için kesin bir yaş sınırı olmamakla birlikte bilimsel çalışmalarda ileri yaslarda semen kalitesinde de olumsuz etkilenme olabileceği bildirilmektedir.
Yumurtalık rezervi dışında kaliteli bir embriyonun transfer edilebileceği sağlıklı bir endometrium yani rahim yatağının olması da çok önemlidir. Uterusda yani rahimde ya da yumurtalık ve tüplerde herhangi bir problem varlığında (rahim anormallikleri, rahimde perde, miyom, polip, hidrosalpinks, endometrioma, adenomyozis vb.) tüp bebek uygulamaları öncesi bu problemlerin tüp bebek uzmanı tarafından değerlendirilip çözümlenmesi gerekir.
Tüp bebek yapılmasını gerektiren infertilite nedeni de tüp bebek uygulamalarında başarıyı etkileyen önemli bir faktördür. Yumurtalık rezervi az olan bir hastada yumurta sayı azlığına bağlı başarı şansı daha düşük olabilir. Ancak birden fazla uygulama yapılarak yumurta havuzu oluşturulup başarı şansı artırılabilir.
Özellikle erkek infertilitesinde başarıyı olumsuz etkileyen faktörler de karşımıza çıkabilir. Bu durumda daha kaliteli spermin seçimini sağlayan mikroçip yöntemi ya da döllenme artırıcı tedavi yaklaşımları uygulanarak başarı şansı yükseltilebilir.
Her hastanın infertilite nedeni farklı olacağından tüp bebek tedavileri ve başarı oranları da farklı olacaktır.
Tüp bebekte başarıyı etkileyen bir başka faktör, transfer edilen embriyo sayısı ve kalitesidir. Ülkemizde embriyo transferinde, transfer edilecek embriyo sayısı hastaların yaş ve deneme sayısına göre yasalarla düzenlenmiştir.
Tüp bebekte başarı özellikle ilk 3-4 tüp bebek denemesinde daha yüksektir. Bu nedenle özellikle ilk denemelerde konusunda deneyimli tüp bebek uzmanı tarafından değerlendirilmek çok önemlidir.
Tüp bebek nedenleri arasında erkek infertilitesi önemli bir bölümü oluşturmaktadır. Erkek infertilitesinin çoğunluğunda neden bulunamazken bazen;
Erkek infertilitesinin tanısı için 3-5 günlük cinsel perhiz sonrası mastürbasyonla verilen semen örneğinde sperm sayının, hareketliliğinin, şeklinin ve yapısının değerlendirilmesi gerekir. Sperm sayısının azlığı, sperm hareketlilik oranının düşüklüğü ya da spermde yapısal şekilsel anormallik olması durumunda infertilite ve tüp bebek uygulamaları gerekebilir.
“Azospermi” olarak adlandırılan semen kontrolünde hiç sperm bulunamaması durumunda detaylı muayene ve tetkik yapılmalıdır. Bu hastalarda erkek yumurtalığı yani testisden cerrahi işlemle sperm elde edilme yöntemleri uygulanır.
Sağlık rehberimizden içerikler görüntüleyin.
Periyodik olarak haber bültenimizi size ulaştıralım.
Nesilden nesile hayat bize GÜVEN diyor.
Güven Hastanesi hizmet standartları ile JCI tarafından akredite edilmiştir. JCI şikayet bildirimlerinizi buraya tıklayarak yapabilirsiniz.
Kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikalarına ilişkin aydınlatma metnimize buradan kişisel veri işleme envanteri ve kişisel verilerin korunması politikamıza ise buradan ulaşabilirsiniz.